Eveet, tedaviye devam ediyoruz. Modelmaster beyazın kapağını açtığımda kötü bir süpriz yine beni bekliyordu, uzunca süredir kullanılmayan bu boyanın kapağı tam kapanmamıştı. İçindeki sarımtırak tiner yekpare tuhaf bir şekle bürünmüştü (yine jöle!). Ama bu jöleyi itelediğimde altta eser miktarda sağlam kalmış boyaya rastladım ve inada bindirip işi bunlarla yapmaya karar verdim.

Ponartın 2/0 fırçasını aldım ve işe koyuldum. Tankta nedense 4 ve 2 rakamı kullanmak istedim, numarası 412 oldu. İlk önce bu tarafın yıldızını yaptım, azıcık büyüteyim, azıcık düzelteyim derken böyle tombul, komik bir şey oldu çıktı.


Diğer tarafınki biraz daha eli yüzü düzgün. Hatam, ilk başta fazla boyayla lap lup girişmek oldu.



Rakamlar ve yıldızlardaki pütürtüler için kuruduktan sonra su altında 1000 numara zımparayla düzeltme ve aşındırma yapacağım. Sanırsam oldu, daha fazla kurcalamayı düşünmüyorum, neticede gerçek hayatta da Rus abimin biri badana fırçasıyla gelişigüzel boyamış.

Eğer bu hafta da fazla mesaiye kalmazsak, haftasonuna biteceğini düşünmekteyim.

Uygun boya bulursak yaparım, bu boya da biraz nanay, eski boyalarım o zamanlar düzgün koruyamadığımdan yamulmuş hep. Yeni bir modelmaster beyaz bulup tekrar denemem lazım kanımca.

Bu akşam yıldızlara bir tur daha saldıracağım bakalım neler olacak...

Yine bozuk beyaz, çünkü ben eski boyalarımı kullanmakta inat ediyorum, zamanında kapağı tam kapandı mı, içine tinerli fırça girdi mi hiç dikkat etmediğim için haliyle boyaların şaftı kayıyor. Bunun da dibini inadımla sıyırıp yeni boya stoklayacağım.

Katil X-22 mevzusuna girmeyelim, evde bir tane daha var X-22, denedim gayet aklı başında, munis bir vernik. Şimdi kulağına gider kızar mızar mazallah, zaten küstüm ben X-22lere, bundan gari Gunze Sangyo vernik kullanıyorum.

Biraz yorgunluk atayım, yıldızla haşır neşir oliciim az sonra.

Aklıma senin bi türlü kurumayan chrome silverin geldikçe....

Terzi söküğünü dikemez derler .

Bence hala geç değil. Emre daha ince bir fırça ile bu işi kotarabilirsin veya en baştaki maske yıldız olayını tekrar dene derim ama airbrush ile.
Merakla takipteyim.

yaw o resimdeki yıldız biraz daha düzgün sanki ilk teknik iyiydi elle şipidik yıldız yapma olayı yani

Tankımızın üretimi devam etti.
Gelinen aşamadan sonra ilk olarak vinil paletler takıldı. Gergin durmamaları ve görünen şekli almaları için, palet tekerlerine japon uygulandı, daha sonra palet istenilen şekil verilip Praktikerde 2 milyona bulunabilen en küçük boy işkencelerle sabitlendi, böylece düzgünce kurudu.


Paletler kuruduktan sonra Humbrol 113 rust rengi inceltilmiş bir halde büyükçe bir fırçayla gelişigüzel bir şekilde paletlere sürdüm. Böylece çok da homojen olmayan ve biraz alttan vinilin esas koyu gri rengini belli edecek şekilde bir paslanma etkisi yakalamaya çalıştım. Boya kuruduktan sonra, "Naples Yellow" yağlıboyayı eski ve büyükçe bir fırçayla alıp kurufırçalama işleminden geçirdim, tankın parlaklığını alması için fırçada neredeyse hiç boya yokken düz alanlar üzerinde gezdirip boyanın parlaklığını öldürdüm. En son olarak da paletlere Humbrol No:11 Silver ile kurufırça yaparak, tankın hareketiyle pasların tekrar aşınıp metal gösterdiği yerleri ortaya çıkarttım.



Eskitme olarak bunun ötesine geçmeyi düşünmüyorum, çünkü resimde de görüldüğü üzere bunlar biraz gıcır. Bu tankın son kalan işlemleri, Tamiya'nın ekibinden 2 Rus tankçısının sohbet pozisyonunda ayarlanması ve arkaya yedek paletlerinin asılması. Bir de parlatmalı boya gelecek yerler en son olarak boyanıp parlatılacak ve model nihayete ererek 1944'te ele geçirilip Kızılordu'nun göğsünü kabartan tank ekiplerinden birine mükafat olarak verilmiş bir tank haline gelecek.

Elinize sağlık,çok güzel olmuş.Bahsettiğiniz figürler de eklenince daha bir havalı olur.