T-55A / Tamiya
1/35

Emre Efli





T-55 Hakkında:


2. Dünya Savaşı’nın bitimi itibariyle, T-34 tankı Sovyetler Birliği’nin genel olarak kullandığı ana muharebe tankı haline gelmişti; ayrıca M1944 kodlu 85mm’lik topla donatılmış (T34/85) alt modeli de savaş genelindeki en iyi tanklardan biri olarak kabul ediliyordu. Buna rağmen, savaş sonrası dünyadaki kutuplaşmayı da takiben Sovyetler T-34 tankının yerine geçecek bir ana muharebe tankı arayışı içine girdi. Bu yeni tanka geçiş sürecinde bir ara-süreç tankı için T-34 tankını geliştirme yoluna da gittiler. T-34’ten geliştirilen bu tank T-44 olarak isimlendirildi. 1944 yılından itibaren pek çok fikir denense de, tasarım aşamasının çok kısa bir zaman sıkıştırılması, çözülemeyen bir sürü sorun olarak yansıdı ve T-44 “ara tank” olma hedefine bile ulaşamadı.

Sovyetler, T-44 projesindeki aksaklıklarla birlikte tamamen yeni bir tank üzerinde çalışmaya başladı. 1949 yılında proje meyvesini T-54 tankı olarak verdi. Bu tank tasarım olarak tamamen yeniydi. Değişik mühimmat türlerini kullanma kapasiteli D-10T kodlu 100mm’lik bir topla eskiye oranla daha etkin silah gücüne sahipti. Tareti küresel bir yapıya sahipti ve bu çok iyi bir balistik koruma sağlıyordu. Bununla beraber taretin hareket açıları +17 ve -4 dereceydi; bu da tankın namlusunu batı tankları kadar aşağı indirememesi demekti. Bu özelliği tasarımında savunmadan çok saldırının ön planda olduğunu düşündürüyordu.

T-54 tankı, üretilmeye başlandığı andan itibaren çok seri bir deneme ve yenileme süreci içine girdi. 1968 yılı itibariyle tankın üzerinde o kadar çok değişiklik yapılmıştı ki, tankın T-55 olarak yeni bir kodla çağırılmasına karar verildi. Batı bu tankı 1960 yılı itibariyle tanıdı; bu tarih itibariyle T-55, önceki modeli olan T-54’e göre büyük bir değişim geçirmişti ve motor gücü, menzil ve mühimmat kapasitesi olarak daha üstündü. Yine de Batılı otoritelere göre bu tankın önemli zayıf noktaları vardı. Batı standartlarına göre zırhı inceydi, üstünde taşıdığı ek yakıt tankları yangın tehlikesini arttırıyordu, namlusu batılı muadilleri kadar indirilemediğinden saklanarak ateş açması veya mevzilenmesi daha zordu, tarette sepeti yoktu ve tankın geneli NBC (Nükleer-Biyolojik-Kimyasal silahlara karşı koruma) sistemine sahip değildi. Ayrıca taretin yuvarlak yapısı taretin içinin darlaşmasına sebep olmuştu ve mürettebat çok daha sıkışık bir ortamda savaşmak zorundaydı. Tüm bu zayıflıklarına karşın, Batı’nın T-55 tankıyla ilgili çözemediği büyük bir sıkıntı vardı: Sayısal üstünlük. T-55 tankı Batı tanklarına göre çok daha ucuzdu, çok daha hızlı ve kolay üretilebiliyordu. Bunun sayesinde, Sovyetlerin “Ezip geç ve kalanları toparla” taktik anlayışına uygun olarak, çarpışma yaşanabilecek her cepheye dehşet verici sayılarda dağıtılmıştı. 1960lı yıllar ortalarında, işaret verildiğinde Doğu Almanya ve çevresinden Batı Almanya ve diğer NATO ülkelerine doğru hücuma geçecek T-55 tanklarının sayısal mevcut olarak savunucuların on katı olması, Batılıların yaşadığı sıkıntıyı rakamsal olarak daha iyi özetleyebilir.

T-55 tankı, dünyanın en çok üretilmiş ve en çok ülke tarafından kullanılmış tankıdır; bu özelliklere sahip ikinci tankın da T-34 olduğu düşünüldüğünde rekorunun kırılması mümkün gibi görünmemektedir. Sovyetler Birliği içerisinde Rusya tarafından üretimine başlanmış, sonra lisansla Polonya, Çekoslovakya gibi diğer Varşova Paktı ülkelerine de üretim yayılmış ve Varşova Paktı ülkelerinin hepsine dağıtılmıştır. Bununla birlikte T-55 en çok ihraç edilen tanklardan biridir; ucuzluğu ve basit yapısı sayesinde üçüncü dünya ülkelerinin ve Arap ülkelerinin tercih ettiği ana muharebe tanklarından biri haline gelmiştir.

Kariyeri boyunca T-55 tankı pek çok ayrı zamanda, pek çok ayrı yerde ayrı ülkeler tarafından kullanılmış ve sayısız çarpışma görmüştür. Tankın 1960lar Avrupa’sından, 1960-1970lerdeki Vietnam ve Ortadoğu’daki çatışmalara, 1980lerdeki Irak-İran savaşına ve son olarak 1990lar ve 2000lerdeki Körfez Savaşları’na kadar sayısız yerde bulunduğunu düşünürsek, bir modelci için bu tankın ne kadar zengin bir konu olabileceğini anlayabiliriz. Gerek renkler, gerek ait olacağı ülke, gerekse bulunacağı şartlar bakımından inanılmaz sayıda seçenekle karşı karşıya olan modelci, T-55 tankı yapmadan önce bence iki kez düşünmeli. Buna piyasadaki detay setlerinin zenginliği de eklenince, insanın başı dönebiliyor. Fakat detay setlerine ve konunun zenginliğine inat, piyasadaki T-55 kalıp sayısı son birkaç yıla kadar oldukça kısıtlıydı. Genel olarak 1/35 ölçek için sadece ESCI firmasının T-55 ve Ti-67 (İsraillilerin ele geçirip değiştirdiği T-55ler) kitleri bulunabilmekteydi. Daha sonra çıkan Italeri T-55 tankı da ESCI kalıbından üretilmişti. Son yıllarda ortaya çıkan yeni firmalar ve Tamiya firmasının bu konuya eğilmesi sayesinde T-55 yapmak isteyen modelcinin seçenekleri oldukça arttı. Şu an bulunabilecekler arasına yeni kalıbıyla Trumpeter, Tamiya ve Skif gibi firmalar da eklendi. Benim inceleyeceğim kit, hakkında çok iyi şeyler duyduğum ve bunun verdiği gazla aldığım Tamiya T-55A kiti.

Tamiya T-55

Kit hakkında ilk önce tanıdığım modelcilerden övgüler duymuştum. Sonra internette yaptığım araştırmalarda, bu kitin yeni bir kalıp olduğu fikri ile eski ESCI kalıbından türetildiği fikirlerinin çatıştığını gördüm. ESCI kitini yapmış olduğum ve T-55 gazım kesilmediği için, kendim de bir tane bulup fikir edinmeye karar verdim (Tanıyan arkadaşlar Rus araçlarına olan zaafımı bilir zaten). Yeni bir kalıp olmasının da fiyatına yansımasıyla piyasadaki diğer seçeneklere göre cüzdanımı daha çok hırpalayan Tamiya T-55A kitini ele geçirerek üssüme döndüm. Aklımı kurcalayan “Tamiya’yı över miyim yoksa ona söver miyim, paraları sokağa mı attık” sorularının cevabını da bu inceleme yardımıyla vermeyi düşünüyorum. (Tamiya kiti aldığım tarihte, T-55 kuru 1 Tamiya = 1.5 Italeri = 3 Trumpeter şeklindeydi).

İncelemeye maketin kutusuyla başlayalım. T-55A standart beyaz renkli Tamiya askeri araç kutusunda satılıyor. Diğer Tamiya kitlerinden ayırıcı özelliği ise, kutu yanlarından birinde yapılmış bir aracın fotoğraflarına yer verilmesi. Kitin üretim tarihini göz önünde bulundurarak bu yeni başlanmış bir uygulama olabilir, devamı gelir mi bilemiyorum. Ama benim fikrimi sorarsanız “Bakın bizde bu da var, bak bak” diye başka kitlerin resimlerini koymasındansa, bu uygulamayı yapmasını tercih ederim. Kutu kapağındaki resim, yine detaylı ve insanın iştahını kabartmaya yönelik.

Kapağı açtığımızda, oldukça dolu bir kutuyla karşılaşıyoruz. Fakat Tamiya’nın bazı kitleri gibi kutuyu açmanızla içindekiler dışarı saçılmıyor. Kutunun da üstten kapaklı olduğunu düşünürsek, içindekilerin dışarı dökülme ve kaybolma riskleri oldukça azalıyor. Italeri veya Revell’in yandan açılan kutularındaki bu sinir edici durum burada yok. Çerçevelerin her biri ayrı ayrı naylonlarda özenle paketlenmiş. Gövdenin üst parçası dahi ayrı bir naylona konmuş. Parçaların korunması bakımından gayet düzenli ve memnuniyet verici bir paketlemesi var. Ek olarak, her Tamiya kitte (özellikle eski kitlerde) bulunmayan bir nimet daha var; ıslak çıkartmalar ayrı bir naylona kurutma kağıdı ile birlikte konmuş, ağzı da tamamen kapatılmış. Böylelikle nem, ısı, vs. gibi dış etkenlerin ıslak çıkartmaları bozmasının önüne geçilmiş. Paketi açtıktan sonra tek canımı sıkan, vinil paletlerden birinin kendi ekseninde dönerek kıvrılmış olmasıydı. Uzunca süre böyle kaldığı için düzelmeyi reddediyor. Bu falsosu hariç, kitin paketlemesi 10 üzerinden 10 puan alır. Gerçekten her şey yerli yerinde dursun, parçalar kaybolmasın, ıslak çıkartma bozulmasın, modelci üzülmesin diye düşünülmüş. (Yazarın notu: Eh, fiyatına bakılırsa da böyle bir hizmeti vermeleri olağan karşılanmalı)


Kitin planı, yine Tamiya standartlarında. Kaliteli beyaz kağıda basılmış, kalınca bir plan. Kalınlığı sebebiyle katlanıp arkadan zımbalanarak kitapçık şekline getirilmiş, kolayca kullanılabilir. İlk sayfasında T-55 hakkında genel bilgi ve biraz tarihçe var.



Sayfaları karıştırdığımızda, anlatımın detaylı, sayfaların temiz ve düzenli olduğunu görüyoruz. Karmaşık birleşim aşamaları, ayrı ayrı parçalara bölünerek anlatılmış, gereken yerlerde ufak notlar var. Neyin nereye gideceğini kolaylıkla belirleyebiliyorsunuz. Özellikle Rus malı bazı kitlerde olan, tek adımda 300 parçayı “Koyun orada bir yerlere işte” diye gösterip modelciye kök söktüren yaklaşım burada yok. Plan da 10 üzerinden 10 alabilir (maketi henüz yapmadığım için doğruluk açısından yorum yapamıyorum).



Gelelim çerçevelere. Kit içerisinden 2 adet A çerçevesi ve B-C-D çerçeveleri çıkıyor. Tamiya, genelde yaptığı gibi parçaları işlevsel olarak çerçevelere bölmüş. Böylelikle neyin nerede olabileceğini tahmin etmek kolaylaşıyor. Detaya inmek gerekirse

A Çerçevesi: 2 adet bulunuyor. Genel olarak yürür aksamın parçalarını içeriyor. Ek olarak, tankın üzerine gelecek kanca, tutamak, yedek şarjör kutuları gibi ufak parçalar ve tankın arkasında taşınan yakıt varilleri bu çerçeve üzerinde. Her çerçevede 66 parça var.




Detay seviyesinin görülebilmesi için yakın çekim. Tekerlerdeki veya ince parçalardaki özene ve detaya dikkat.

B Çerçevesi: Taret parçalarının bulunduğu çerçeve. 21 adet parça içeriyor. Parçalar burada da oldukça detaylı, kaynak izleri vs verilmiş. Taretin yüzeyinde hafif bir doku verilerek döküm taret hissi yaratılmış.

C Çerçevesi: Taretin kalan ufak parçaları, namlu, namlu kılıfı gibi parçalar da burada. Bu parçalardaki detaylar da oldukça tatmin edici. Toplamda 63 parça.

D Çerçevesi: Temel gövde parçalarının ve tank komutanı Ivan Ivanov Ivanoviç’in bulunduğu çerçeve. 55 parçadan oluşuyor.

Bu çerçevelere ek olarak, gövde alt ve üst parçaları da geliyor. Bunlar da iyi bir detay seviyesine sahip ve ilk bakışta görünür yerlerde enjeksiyon izleri, çökmeler, çukurlar, yamuk alanlar yok.

Unutmadan, ek olarak bir naylon poşet daha var. Bunda da ızgara yapmak için siyah renkli ağ ve çeki halatı için ip verilmiş. Ayrıca cer dişlileri için contalar da var. Burada bir ufak not alalım. Maketi yaparken verilen ipi çeki halatı yerine kullanmak, gerçekçilik açısından çok “yalan” olabilir. İyisi mi ya kendiniz yapın, ya da detay seti alarak bu açığı kapatın. Telefon tellerinin içinden çıkan bakır tellerden iki (kalınlığa göre üç-dört) tanesini burarak sardığınızda çok daha güzel ve gerçekçi halatlar yapabildiğinizi keşfedeceksiniz.

Genel olarak bakarsak, kit toplamda 273 plastik parçadan oluşuyor. Plastik kalitesi çok iyi görünüyor. Çok ince, gevrek, fazla yumuşak veya çok kalın değil. Zımpara ve yapıştırıcı ile iyi geçinir gibi. Detay seviyesi yüksek, belirli parçalarda çok özenli detaya girilmiş. Yeni bir kalıp olmasının getirdiği belli olumlu noktalar da var. Örnek olarak arkadaki motor ızgaraları gayet ince verilmiş, araları da gerçekte olduğu gibi açık. Olması gereken yerlerde kaynak izleri var ve göz doldurucu. DshK-M makineli tüfeğinin detayları gayet şık. Bakıldığında gayet iyi şeyler vadeden bir kit.

Kutunun içinden çıkan Ivan da gayet detaylı. Ben yine orantısız, şekli biraz kayık bir figür beklerken (Tamiya kutudan çıkan figürleri şişirebiliyor) karşıma orantılı, detayları işlenmiş, yüzü düzgün ve ifadeli bir figür çıktı. Ben kesinlikte tarete oturtacağım, sizi bilmem.

Gelelim paletlere. Vinil paletleri oldum olası sevmem, sevemedim, sevmeyeceğim. Ne kadar deli işi olsa da bakla bakla verilen paletlerin çok daha güzel sonuç vereceğini düşünüyorum. Bu kitte de, paletler vinil olarak verilmiş. Detay olarak tatmin edici görünse de, ben kullanmayı açıkçası düşünmüyorum. Bu kadar detaylı bir makette bence bulup buluşturulup bakla bakla palet kullanılması çok daha güzel sonuçlar verebilir. Bir de benim paletlerimden biri kutudan burgu makarna gibi kıvrılmış çıktı, iyice keyif kaçırdı. Yine de uğraşmayı sevmiyorsanız, yeni Tamiyalar vinil palet işinde en iyilerinden. Gönül rahatlığıyla kullanabilirsiniz. Ne olur ne olmaz, üzerlerinde tiner bazlı malzeme kullanacaksanız dikkat etmekte fayda var. Çatlama veya yarılma yapabilir.

Kitin içinden çıkan ıslak çıkartmalara gelirsek… Tamiya’nın standartlarına göre epey zengin diyebiliriz. Normalde tek araç için 2-3 değişik numara veren Tamiya, bu sefer bonkör davranmış. Üç farklı milliyetten (Rusya, Çekoslovakya, Polonya) 5 değişik taret numaralı araç yapmak mümkün. Islak çıkartmalarda Rus yıldızı göremeyince şaşırmayın, dönemin Rus tankları genelde sadece taret numarası taşıyor ve tören geçişleri hariç milliyet işareti taşımıyorlar. Burada bir tek çıkartmaların kalınlıkları şüphe uyandırıyor. Tamiya’nın eski kitlerinde oldukça kalın ıslak çıkartmalar verildiğini ve genelde askeri araçlarında hep kalın çıkartma sorunu yaşandığını düşünürsek, temkinli davranmakta fayda var. Size tavsiyem, tek parça verilmiş 3-4 haneli numaraların rakamlarını tek tek kesin. Gereksiz yerleri (mesela 4-8 gibi rakamların içlerini) yapabildiğiniz kadar boşaltın, fazlalık görünen taşıyıcı filmleri kesin. Rakamları tek tek sırayla uygulayın.

T-55A nasıl boyanmalı? Bu sorunun cevabı, bu kutudan çıkan araçlar için oldukça basit, düz Rus yeşili olacak. Çeşitli yerlerde tartışması çok yaşansa da, standart bir “Rus yeşili” yok. Araçlar farklı fabrikalarda, mavi ve sarı pigmentlerin karıştırılıp yeşil elde edilmesiyle boyanıyormuş. Bununla birlikte her araçta karışım biraz fark ediyor, Rusların lojistik ve üretim sorunlarını düşünürseniz kimi fabrikada mavi daha fazlayken kimisinde sarı pigment daha fazla oluyor, bazı fabrikalara doğrudan yeşil boya gönderiliyormuş. Kimi fabrikalar başta pigment karıştırıp yaparken sonra direk gönderilen boyayı kullanıyormuş. Bazı araçlar birliklere sevk edildikten sonra tekrar boyanıyormuş. Üstüne üstlük kullanılan boya, Amerikan Olive Drab rengi gibi, kalite sorunları yüzünden güneş, nem, yağış, toz gibi etkenlerle ton değiştiriyormuş. Kısacası tavsiyem şu olacak : Referans için resim bulun ve elinizdeki yeşillerden oradakine yakın olanı ile boyayın. Şahsen, bugüne kadar Testors Model Master Russian Armor Green renginden, Humbrol No: 116-117 renklerine (ki bunlar SEA kamuflajı renkleri diye bilinir) kullandım. Hiç “olmamış” bir Rus aracım olmadı. Bakın, benzetin, çullanın. Tabii, hayal gücü zorlayıp cart yeşil falan yapmayın, aman diyeyim.

Standart olmayan “Standart Rus Zırhlı Yeşili”nden başka, size bol bol siyah ve namlu kılıfı için haki renk gerekecek. Ayrıca lambalar, ışıldaklar, vs tertibat için gümüş renk gerekebilir. Bunlar her markada kolaylıkla bulunan renkler, takılın gitsin. O kod bu kod kendinize zehir etmeyin, zaten üretimi basit olsun ve dangıl dungul savaşa girsin diye tasarlanmış bir tank için FS kodlarıyla falan uğraştığınızı Ruslar duysa güler.

Özetle, artıları:
+ Yüksek detay seviyesi
+ Yeni kalıp (incelemem sonucunda düşüncem, ESCI ile benzemiyor)
+ Orantılı ve göz dolduran Ivan
+ Çapaksız ve kaliteli plastik
+ Mükemmel kutulama

Eksileri:
- Yüksek maliyet (bakınız T-55 kuru bilgisi)
- Kalınlık sorununa gebe ıslak çıkartmalar
- Genele göre fakir kalabilecek vinil palet
- Yeni çeki halatı gereksinimi (ne ip mi vermiş? İp niree çeki halatı niree)


T-55 tankı yapmak isteyen ve maliyetine katlanacak her modelci için, olmazsa olmaz bir kit diyerek sonlandırıyorum. 10 üzerinden 9 puan hak ediyor.

Tamiya kutusundaki temsili bitmiş araç: