Messerschmitt Bf-109F4 / Hasegawa
1/48

H.Ufuk Aydıner





Airfix'in 1/72 lik E-boat'unu toplarken sıvı maskenin düztabanlığından dolayı komple zımpara olayına girip sinir krizi geçirmemin akabinde sakinleşmek için her zamanki terapi modelim olan 109 olayına el atayım dedim. Ama acı yoldan öğrendiğim cenabetliğin E-boat'ta olmadığı, takvimin o yaprağında olduğu oldu...

Kit standart Hasegawa 109, macunsuz oturuyor, gerçi 109 gövdesi seri üretiminde Arkut kardeşim aseton yapıştırıcı karışımıyla olaya yaklaştığı için şahsi hoyrat yaklaşımımdan dolayı her parçayı tekrar yapıştırmak zorunda kaldım ama olsun.

109 kutumda F4 modelinin parçalarını toparlayıp uniter yapıda makedin geri kalanını topladıktan sonra boyama aşamasına geçtim. Hans Philipp'in 42 Martında rusya cephesinde kullandığı uçağı modelleyeceğim için standart kamuflaja fazla özenmedim. Nitekim alete "Winterwash" tabir edilen finişi uygulayacağım için kamuflaj pek gözükmeyecekti. 10 dakika gibi bir sürede RLM 76/02/70 den mütevellit boyamayı yapıp X22 (the parlak vernik) ile yüzeyi kapladım. Vernik kuruduktan sonra tamiya mat beyazı alkolle inceltip bütün üst ve yan yüzeylere yüksek basınçla uzaktan uyguladım. Kuruduktan sonra bu katman, 1200 numara zımparayla uçuş yönünde ve panel çizgileri boyunca beyaz boyayı yani "wash" tabakasını aşındırdım. Bu aşamanın sonunda alttaki kamuflaj renkleri kulli miktarda görünür hale geldi. Dekal aşamasına geçmeden önce yüzeyi bir kat daha vernikle kapladım. Bu noktaya kadar sorunsuz ilerleyen kitte kabus dolu saatlerin başlamakta olduğunu henüz o aşamada bilmiyordum.

Vernik kuruduktan sonra 1200 numara zımpara ile yüzeyi iyice düzelttim. Gövdedeki Reich bandını boya yerine dekal olarak yapmaya karar verdiğimde ilk hatamı yapmış oldum. Microsolle sorunsuz oturdu ama üstüne gelen haça tatbik ettiğim microsol bu bandıda yumuşattığı için birbirinden ayrı yerlerden buruşan üstüste gelmiş iki dekal belasıyla başbaşa kaldım. Fazla kurcalamadım ve kurumalarını bekleyip üstlerine parlak vernik attım. Akabinde 1200 numara zımparayla kırışıklıkları yoketmek ve dolayısıyla dekali aşındırmak için bu bölgeye müdahale ettim. Verniğe ragmen bir şekilde dekaller büyük miktarda parçalandılar. Düşen parçaların bir miktaırını yırtık bölgelere tatbik ettiğim vernik kurumadan yerlerine yapıştırdım. Yüzeyde dekalin kalınılığından mütevellit oluşan göçük bölgelerine kalın bir kat daha vernik atıp yüzeyi doldurup yağlı boyayla wash aşamasına geçtim. Bu esnada kalın verniğin altının henüz katılaşmadığını bulamaç gibi bir görüntüyle karşılaşınca farkettim. Obsessif bir tavırla ben bunu düzeltirim diyip zımparayla bir daha daldım. Nitekim bi şekilde de düzelttim. Bir kat daha vernik ve akabinde wash yaptıktan sonra pistoleyle eskitme olayına girdim. Gerçi bütün bu debelenmeler yerine yeni bir haç basarak olayı kısa yoldan çözebilirdim ama inat değil mi? Boyamada son olarak kanat ve motor kaputunun altına RLM04'ü maskeleyerek attım. Modele dry brush yaptıktan sonra flapları slatları taktım. Slatlarda kasten değişik renkler kullandım, neticede Rus cephesinin hali malumunuz. Drop tankıda factory fresh modeli yapıp uçağa sabitledim. Altına kulli miktarda çamur tatbik ettikten sonra uçağın, plana ve elimdeki fotoğraflara sadık kalarak winterwash tatbik edilmemiş kanopi elemanlarını yerlerine oturttum.Bütün bu işlemler bittikten sonra hasarlı markinglerin hasar kısımlarını RLM 02 ile boyadım astar mantığıyla, son olarak pistoleyle markinglerin kenarlarına az miktarda inceltilmiş beyaz atıp son aşama eskitmeye geçtim. Aşırı inceltilmiş akrilik siyahla egzos islerini yaptım, sulandırılmış toz pastellede yağ vesaire kaçakları tatbik ettim. Revell mat verniği komple uçağa tatbik ettikten sonra antenini çekip modeli nihayete erdirdim. Winterwash olayında ilk denemem olarak beni tatmin etmesine rağmen gidişattaki problemler ilerisi için iyi bir tecrübe oldu...

İyi modeller

Ufuk