F-100D "Yzb. Cengiz Topel"/ Trumpeter
1/32

H.Ufuk AYDINER



 

Tarih 8 Ağustos 1964, saat 17.00 18.00 arası. Eskişehir'den dört F-100 ardarda havalanır. 112nci"Şeytan" filoya mensup dörtlü kol Yüzbaşı Cengiz Topel komutasında Kıbrıs's yönelir. Hedef Gemikonağı limanı bölgesindeki Rum hücumbotlarıdır. Kol, İngiliz radarlarına yakalanmamak için Antalya'yı geçtikten sonra alçak uçuşa geçer. Akdeniz üzerinde taarruzdan dönen diğer F-100 koluyla selamlaştıktan sonra alacakaranlık vakti hedefe ulaşırlar. Yoğun uçaksavar ateşi altında karaya paralel bir atış paterni kurup hedefe teker teker dalarlar. Hareketli ve deniz hedeflerine karşı atış eğitimi görülmediği için ilk atışlar hedeflere isabet etmez. Ama filo, bir önceki sortinin gerçekleştirdiğini tekrarlayacak, ilk dalışlarından elde ettikleri tecrübeyle ikinci dalışlarında hedefe tam isabet kaydedecektir. Patern ikinci dalış için kurulur ve uygulanır. Dalıştan çıkarken Ütğm.İ.Öztarhanın sesi telsizde yankılanır." Cengiz Yüzbaşım uçağından dumanlar çıkıyor atla!". Topel Yüzbaşı'nın uçağı alev almıştır, bugün bile tam sebebi bilinmez, kabul gören iki teoriden biri uçaksavar ateşi ile vurulduğu yönünde, diğeri ise dalışta tam isabet sağlamak için emniyetli irtifanın altına indiği ve kendi bombalarının parça tesirine maruz kaldığı yönündedir. Fırlatma koltuğu sayesinde uçağından ayrılan Cengiz Topel, yere inmesini takip eden dakikalarda önce üstündeki belgeleri yok eder, akabinde Lefke yönüne giderken arkasından jiple gelen üç Rum askeriyle çatışmaya girer ve yaralı olarak esir düşer. Önce, bugün adı Cengiz Topel Hastanesi olan Güzelyurt Rum Hastanesine götürülerek müşahade altına alınır, akabinde Güzelyurt Rum Manastırına götürülüp burada işkence altında şehit edilir. Şehadet tarihi çelişkili açıklamalar sonucu tam olarak bilinmez, bazı kaynaklar 9, bazıları da 12 Ağustos diye belirtmektedir. Cenazesi BM yetkililerinin araya girmesiye 13 Ağustos'ta memlekete getirilir, 14 Ağustos'ta yüzbinlerin katılımıyla Edirnekapı'daki Sakızağacı Hava Şehitliğine defnedilir. 2 Eylül 1934 İzmit doğumlu Cengiz Topel, Türk Hava Kuvvetlerinin ilk jet pilotu şehididir.

 

Türk Havacılık tarihine ait ölçekli modeller yapıp bu tarihin hatırlanması için kendi payıma düşeni yapabilmek adına çıktığım yolda şehit Yüzbaşımızın uçağını modellemeye karar vermemden daha doğalı olmayacaktı. Yıllardır tatmin edici kalitede bir F-100D modeli olmaması bu projeyi hep ileri tarihlere ötelememe sebep olmaktaydı. 2007 sonlarında Trumpeter firması bu uçağın modelini 1/32 ölçekte tatmin edici bir kaliteyle biz modelcilere sunduğunda artık bahanem kalmamıştı. 2008 Nisan'ında, askere gitmeden yalnızca bir hafta önce bu modeli edindim. Vatani görevim süresince telefon trafiği sayesinde Topel Yüzbaşı'nın düştüğü uçakla ilgili bilgileri toparladım. Eylül sonu itibariyle sivil hayata dönünce ilk işim tezgahın başına pturmak oldu keza Ankara Hava Müzesi Model yarışmasına bu uçakla katılmak istiyordum ve süren bir ay ile sınırlıydı.

Kitimiz detay bakımından oldukça zengin, panel çizgileri ve perçinler içeri detay olarak tam olarak verilmiş. Modelin ağırlığını taşıyacak iniş takımlarının metal döküm, lastiklerin ise vinil olması ise kitin artıları. Bunların yanı sıra modelden isterseniz kendi taşıyıcı arabası üstünde sergileyebileceğiz detay yönünden tatminkar (içindeki bütün pervanelerin de dahil olduğu) bir Pratt & Whitney J57-P-21 turbojet motoruyla beraber makineli top yuvalarını açık olarak sergileyebilecek detaylar da kutuya dahil. Bu kalabalığa yegane katkım Aires firmasının resinden imal ettiği fırlatma koltuğu oldu.

Taşınma esnasında zarar görmemesi için mümkün olduğunca tek parça ve uçağın hatlarını bozmak istemememden dolayı pilot mahali haricindeki bütün kapakları kapalı yapmaya karar verip işe giriştim. Kokpiti uygun renklere boyayıp detaylandırdım, akabinde resin koltuğa emniyet kemerlerini ince metalden ekleyip boyama aşamasını tekrarladım. Modelin en el alan kısmını bu şekilde bitirdikten sonra genel yapısını ortaya çıkardım. Az sayıdaki yüzey birleşme hatalarını macun ve zımpara yardımıyla giderdikten sonra komple yüzeye açık gri astar attım. Astarın kurumasını takip eden süreçte bütün yüzeyleri 2000 numara zımparayla pürüzlerden arındırıp metalik boyamaya zemin hazırladım. Boyasız çıplak metal görünümünü yansıtmak için Alclad marka taşıyıcı vernik ve mikroskobik metal partiküllerinden oluşan bir boya serisinin aluminyum, koyu aluminyum ve krom renklerini bölgesel olarak modele uyguladım. Bu şekilde boyasız bir metalik yüzeyde zamanla oluşan yıpranma ve eskime izlerini henüz boyama aşamasında modele yansıtmış oldum. F-100 modellerinde motorun hararetinden dolayı kuyruk bölgesinde vuku bulan kavrulma efekti için FN marka akrilik mürekkeplerin kırmızı, mavi ve sarı renklerini boya tabancası vasıtasıyla uyguladım. Bayrak, tanıtlama işaretleri, 112nci filoya mahsus işaretler ve uçağın numarası gibi detayları maskeleyip boyama suretiyle modele tatbik ettikten sonra geriye iş olarak yalnızca tamamlayıcı detaylar kalmıştı. İniş takımları, seyrüsefer ışıkları ve kanopi camı gibi detayları tamamladıktan sonra bitmiş modeli paketleyip Ankara'ya yarışmaya doğru yola çıktım.

Yarışmada Türk Askeri Havacılığı dalında birinci olmasından ziyade Türk Havacılık tarihinde çok önemli bir yere sahip olaya ait bir objeyi ilk defa modellemiş olmanın gururu sanırım koleksiyonumda bu modeli hep farklı bir noktada tutacak.

H.Ufuk AYDINER
Bu model Şubat 2009 Boxer dergisinde yer almıştır