Makedin yapımı birleşimi hakkında söylenebilecek fazla birşey yok aslında, bir arkadaşımızın tabiri ile tıpkı "içine yapıştırıcıyı dök salla ve elinde uçak".

Benim için önemli olan makedin %100 gerçeğinin boyutlarına uymasından ziyade -yani 1mm ya da 2 mm boyu kısa olmuş farketmiyor benim için- gerçeğine benzemesi.

Makedin yapımında tamamıyle yapım planına sadık kaldım ve sadece bir keç ufak eklemede bulundum; kemerler, ana iniştakımlarındaki fren kabloları, anten gibi ufak tefek detaylar kısacası.

Kendi dekalleri yerine Kommandeur adlı bir firmanın ürettiği dekalleri kullandım, boyamasıda ona göre oldu tabii ki. beyaz 48 numaralı uçağı yapmayı uygun gördüm kendime. Dekalin yapm planında değişik motor kaputu ve boyanmamış iniştakımı kapaklarını gösteriyor beyaz 48in çiziminde. Aynı uçağın fotoğrafı Squadron' un fw-190 A/F walk around' ında da var ama ben makedin yapımını bitirene kadar bu kitabıu temin edememiştim. Dolayısıyla eskitmelerin hepsini oraya buraya bakarak, elimdeki dökümanlardan yararlanarak yaptım.

Uçağı RLM 76, 75, 74 ve 83 renklerine boyayarak yaptım. Bu boyalardan RLM 76' yı kendi elimde karışımı ayarlayarak yaptım. İçinde mavi grenler bulunan bu renk uçağın üzerine ilk defa atıldığında kirli bir gri- mavi ton halinde duruyormuş, ancak bir kaç gün içinde mavi grenlerin aşırı kalitesiz olmasından dolayı renk çok açık bir gri ton halinde gözüküyormuş, yalnız bazı ışık oyunlarında içindeki mavi ton hemen belli oluyor. Benim makedimde de bu böyle, bir bakıyorsunuz altı gri sonra başka yerde içindeki mavi belli oluyor.

Aynı durum RLM 75 içinde geçerli, içinde kırmzı ve mavi grenleri bulunduran bu renk mavi grenler büyük halde kaybounca renk kırmızı bir ton alıyormuş. boyaları maskeleme kullanmadan serbest şekilde attım.

uzun bir süreden sonra makedim dekale ve eskitmeye hazırdı, dekalleri yapıştırdıktan sonra koruyucu olamsı için üzerine vernik attım ve detayları belli olsun diye çok inceltilmiş yağlı boya kullanarak (bu siyah ya da koyu kahverengi olabilir) detay çizgilerinin içini fırça ile doldurdum daha sonra elimdeki bütün kitaplaradki FW-190 foroğraflarına bakarak eskitmeleri mantıklı bir şekilde makedin üzerinde canlandırmaya çalıştım. Mesela, gariptir, bu uçakların kanatkökündeki makineli tüfeklerinin namlusunu orada barut izi yok.

Eldeki fotoğraflarda namlularının sürekli sökülerek bakımının yapıldığı ve o bölgenin teknisyenler tarafından temizlendiği yazıyordu. Bazı yerlerde RLM 02 renginin neden olduğu kafanızı karıştırabilir; oralarını maalesef makedi eskitirken yanlışlıkla kazıdım ve alttaki plastik ortaya çıktı bende yaniden açık gri atmak yerine RLM 02yi kullanmayı tercih ettim, hani bir nevi "what if" mantığı kullandım, bu sonuçta gerçektede yapılan bir şey, o an elinizde ne varsa onu kullnaıyorsunuz. Nitekim dikkat edilirse savaşın sonuna doğru özellikle, Almanlar boya eskimelerini astar boyalarla kapamay çalışmşılar.

Uçağın anteni şişkin kanopi olduğu için gevşek. Çünki, şişkin kanopilerde anten sadece kanopiye bağlıymış, ama düz kanopilerde anteni kokpitin içinden gövde içinde bağlı tutan yaylı bir mekanizma varmış, dolayısıyla düz kanopilerde anten gerginmiş.

Makedin fotoğraflarını çeken Ufuk Aydıner' e teşekkürlerimi iletirim.