Yarış     Türkiye Şampiyonası 3ncü ayak
Pist     Yavlupist
Ad Soyad     H.Ufuk Aydıner
Takım     Şahsına Münhasır Reysing
Yarış tarihi     28.00.2005
Şase     Yokomo Rayspeed Team Suzuki
Kep     HPI Lotus Elise Sport
Motor     Team Orion Mark Reinhard Worlds Edition 7x1
Kumanda     Ko-Propo EX-1 Mars
ESC:     Novak Cyclone
Pil:     GP3300 Özgür Derin special edition

Temel Setup

ÖN
Camber 2
Toe 1 out
Lastik Marka GQ 26mm Sertlik 35
Ride Height 5
Droop --
Oil Marka --
Sertlik --     
Sway Bar Silver
Differential 1way


ARKA
Camber 2
Toe 3,5 in
Lastik Marka     GQ 30mm Sertlik     32
Ride Height 6
Droop --
Oil Marka --
Sertlik --
Sway Bar Yok
Differential Ball


Antreman Özeti
Yarıştan 1 hafta önce arabanın ağırlığını (son ölçümlerde 1780 gramdı) düşürmek amacıyla şasiyi değiştirmeye karar verdim, CGM tub şasiyi söküp Rayspeed olayına girdim. İş güç derken anca arabayı Perşembe günü tek parça haline getirdim, Servonun salak tipi metrik 2.6 vidasını geçici olarak kaybettiğimden kellli direksiyon sistemini anca Cumartesi günü toplayabildim. Setup boardda jenerik ayarları yaptıktan sonra bir evvelki yarışta anası ağlamış pillerimi lehimleyip çantamı hazırladım.

Yarışlar
Sabahın kör karanlığında piste intikal ettik, Kubilay sağolsun uyutmadığı için, akabinde de Cengiz azimle laptopta otomotik portokalı seyrettirdiği için 1 saatlik uyku sonucu sersem sepet halde piste çıktım (7 buçuk gibin). Kumandaya pilleri takıp arabayı piste koydum. Steering ayarı etmeye kalktığımda saga trimi dibe dayamama rağmen aracın hala azimle sola gittiğini gördüm, beşte bir gazla ileri giderken bordüre sürtmem sonucu arka salıncak 3 parça oldu. (Pist kırıcı değil diyenlere ithaf olunur). Yanımda 5 set salıncak olduğundan kelli bu sorunu 5 dakkada hallettim, Ön servo bağlantı vidasının da boyuyla oynaşınca saga sola cekmeler sona erdi. Bu esnada arabayı ölçmeye fırsat buldum ve 1520 gram olduğunu görüp sevindim. O dakikalarda piste intikal eden Teamgo ajanlarından Özgür’den de 1 set lastik alınca ekipman teoride tamamlandı. Araba jenerik ayarlarında olduğu için seeding aşamasını setup olayına ayırdım. İlk attığım adam gibi turda 30 saniye gibi bir süre anons edilince millet dönüp baktı. Sonuçta yavru pistinde bitirdiğim ilk tur olup kendisi; şasinin yeni, 23 turn stoktan bir anda 7 turne gecmenin saskınlıgı birde arabanın 300 gram hafiflemesi gibi sebeblerin hafifletici neden olarak görülmesini dileyip turlara devam ettim, 26 saniye civarına tam inmiştim ki vijjjjjjjt sesiyle ana dişlinin bittiğini duyup arabayı pite çektim. Bu esnada gözlemlediğim aracın kafadan inanılmaz açtığı ve dönmek istememesiydi.
Seedinglerde en çarpıcı an Sarpla içli dışlı tepişirken transponder çizgisinden sonraki virajda içe kapanmam sonucu Sarp’ın daha da içe atak yapmak isterken bordüre kafadan girmesiydi. Allahtan arabası sağlammış zira refleks olarak kapıyı kapamamın sonucu arabası kal olacak durumda hasar alsaydı herhangi bir özür durumu düzeltemezdi.

Yarım saat gibi bir sürede merkez dişliyi değiştirip (saolsun yokomo bir dişli için arabanın yarısını söktürüyor) ön tarafa 1er derece toe out verdim. Yeni merkez spur um 1 diş küçük olduğu için pinionuda ona göre seçtim, Final oranım 9.06ya1 di

Yarı finalde 2nci grubun ikincisi olarak start noktasına geldim. Kendi pillerime güvenemediğim için Serdarın pillerini kullanmaya karar verdim. Önce piller yuvaya tam oturmadığı için sorun yaşadım, sorunu pil tutamağıyla pilin arasına sigara kutusunun kartonunu sıkıştırarak çözdüm Benim deans fişleri adamın kawada soketlerine tam oturmadığı için ikinci sorunu yaşadım, Serdar sağolsun son 15 saniyede acaip konstruksiyonlar imal edip arabayı start çizgisine getirdi. İlk sırada Kubilay start alacaktı. Arabamın top speed ini seedinglerde düzlükte bir kez Özgürle yanyana geldiğimizde görüp tatmin olmama rağmen bu dişli oranıyla kalkışta ne edeceğini oldukça merak ediyordum. Kalkışta ya herru ya merru diyip asıldım, ilk viraja lider olarak 3 metreye yakın bir farkla girdim. Toe ayarlarıyla oynamam sonucu istediğim sonuçtan uzak olmama rağmen arabanın virajlara daha mantıklı girdiğine müşahade ettim. İlk 4 turda yeni şasimin karakteristiğini tanımaya çalıştığım için virajlara mantık dahilinde giriyordum. Ne zamanki bu araba gider abicim dedim, virajlarda aleti zorlamaya başladım, kafadan hala açmasına ve haliyle tur başına best time dan 3 saniye yavaş gitmesine rağmen 6ncı tur sonunda 3ncüye kadar tura geldim, bu esnada Berk bir tura yakın arkamdaydı. 6ncı turun bitmesine bir viraj kala araba birden durdu. Serdar acil bir şekilde olaya el koydu, korktuğumuz başımıza gelmiş soket yerinden çıkmıştı; sorunun tespiti ve giderilmesi bana liderliğe patladı; yarışa döndüğümde Berk in çeyrek tur arkasındaydım, Tempolu bir şekilde gazlayıp 7nci turun ortasında meczubu yakalayıp geçtim. Bu esnada köşeden sekip havada üçlü salto atan Kubilayında altından mucizevi bir şekilde sıyrıldım. Aynı tur içinde konsantrasyonumun anlık kaybı sonucu düzlüğe çıkışta arabayı viraj içindeki bordüre sürttüm. Hafif bir darbe gibi gözükmesine rağmen, keza arabanın hızında bile azalma olmadı; turu bitirdiğim anda günün ikinci vijjjjjjt sesini duydum. Bu aynı zamanda yarışın benim için bittiğinin sesli uyarısıydı. Neticede 3 buçuğuncu dakikada 8 tur atmış olup finale kalamadım.

Bu Yokomoyu edindiğimden beri Bursa dahil şampiyona takviminde yeralan bütün pistlerde arabayı kullanmış oldum. Alışma sürecindeki kazmalıklarımı da sayarsak arabaya vermiş olduğum hasarın toplamınından daha fazla hasarı 8 dakikada almış olmam ve bu sekiz dakka için 24 saat içinde 1000 (yazıyla bin) kilometre yol yapmış olmam sanırım Yavrupist adamakıllı elden geçmediği sürece bir daha oraya gitmeme kararı almama sebeb olacak. Sezonu Hazerfenle kapayıp gelecek seneki organizasyonun daha planlı olmasını ummaktan başka da yapacak bir şeyim olduğunu sanmıyorum.


Final
Seyirci olarak katıldım haliyle; Yarışın en dramatik anları, her tur 3 4 metre fark kapatan Özgürün hatasız 4 turun sonunda Bülent Tokeri geçmek için atağa kalkarken bordüre patlaması ve atak avantajını yitirmesi (her tur heyecan dozu artan bir yarış seyrettirdiği için burdan teşekkürler) ve Umut’un lider giderken motoru coflatmasıydı. Finale kalsaydım 2 3 sayfa da buraya yazardım neyse umudumuz Hazerfen.

Bu satırlardan yol boyunca siz hepiniz kötüsünüz, terbiyesizsiniz, çarpılacaksınız, arabalarınız bozulacak, ben olumlu düşünüyorum sizin gibi cenabet değilim diyip finalde ancak üçüncü olabilen Taner’e de saygılarımı sunuyorum    


Düzenleyen Ares

Motor mount ta bir problem oldugundan süpheleniyorum, deistirecem

Düzenleyen Ares